Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Evrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül, İnkılap
- Mafsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğum, Eklem, Oynak
- Sonsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Ebedi, Ebedî, Tükenmez, Bitimsiz, Sonrasız
- Kekeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme
- Kemal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgunluk, Yetkinlik, Erginlik, Eksiksizlik
- Aylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe
- Hamle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet
- Açıktan Açığa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu Orta
- Lezzet Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazzetmek
- Ajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Anjin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farenjit
- Çevrelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kuşatmak, Sarmak, Sınırlamak, İhata Etmek, Tahdit Etmek
- Senger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siper
- Sınırlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır
- Karıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Deşelemek, Deşmek, Dokunmak, Harmanlamak, İncelemek, Karmak, Katmak, Kurcalamak, Oynamak
- Bülten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz Yayımlanan Duyuru; Dergi
- Pespayelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- Özek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koçan, Merkez, Yürek, Çekirdek
- Belgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Sarih
- Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılık, Resim, Suret, Yaçın
- Azat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azletmek
- Kürecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
- Halas Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflah
- Dayanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç
- Körpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taze, Genç, Güzel, Hoş
- Cıvıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık Olmak
- Ekvator kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hattı İstiva, Eşlek
- Sayrımsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık Hastası Olmak, Temaruz Etmek
- Burnu Havada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibirli
- Darıdünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Yeryüzü
- Mahsulât kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürünler
- Alçalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuzlaşmak
- Ekşimsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruk
- Bade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süci, İçki, Şarap
- Gözlenilmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazara, Zıpçıktı
- Adaletsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Köy Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Keman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yay
- Temel Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Esas
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
- Coşku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cümbüş, Galeyan, Heyecan, Kasırga
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü