Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Esmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
- Saltık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salt, Mutlak; Azat, Hür
- Efkârlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünceli, Tasalı
- Hurdahaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paramparça
- Sosyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai, Toplumsal
- Affedilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
- Tayyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır
- Kakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtişmek, Dürtüşmek
- Festival kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanat Gösterisi, Şenlik
- Kandırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatıcı, Güzel
- Ertelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
- Uçarılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefahat
- Gabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Anlayışsız, Ahmak, Kalın Kafalı
- Şergil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Yaramaz, Baş Belası
- Faksimile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş basım, Tıpkıbasım
- Linet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- Yıldız Falcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müneccim
- Facia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
- Vaktaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne Zaman Ki
- Paltar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbise, Giyecek, Giysi
- Mütetebbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı
- Herif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam
- Görünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Başlamak, Benzemek, Gelmek, Göstermek, Gözükmek, Tezahür Etmek, Zahir Olmak, Mevcudiyetini İzhar Etmek
- Âşıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün
- Abaküs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Boncuğu, Çörkü, Mihsap
- Peyke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
- Katetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek
- Hesap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hesaplamak, Tartmak, Tasarlamak
- Bertaraf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
- Ayaksilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paspas
- Tecrübesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimsiz, Toy
- Matkap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delgi, Burgu
- Farımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak, Usanmak, Vazgeçmek, Yaşlanmak, Yıpranmak, Yorulmak
- Sibernetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güdümbilim
- Nesilsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
- Yabansı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Acayip, Çirkin, Kanunsuz, Kötü
- Kenger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Enginarı, Eşek Dikeni
- İhtilaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık, Anlaşmazlık, Ayrılık, Aykırılık
- Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak, Yalnız, Tek, Tek Başına, Benzemeyen, Başka Türlü, Başka
- Pinyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meç
- Demonstrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü