Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Er Bezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haya, Yumurta
- Taban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aya, Dip, Döşeme, Kaide, Oturak, Ökçe, Temel, Yaradılıştan, Zemin, Alt
- İstirahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Tatil, Rahat Etme
- Tamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi, Tüm
- Eritme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal
- Uygulamalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcraat
- Yaygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pala, Sergi
- Ses Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oy Vermek, Rey Vermek
- Çalkanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
- Vücut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
- Bunun İçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binaenaleyh
- Çeper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çit, Zar, Cidar
- İmgeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahayyül
- Çamur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balçık, Harç
- İdaresiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutumsuz, Yönetimsiz
- Bön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Budala, İnek, Saf, Aptalca
- Fiske kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırtma
- Hapşırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksırık
- Kellesinden Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Görece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıl, İzafi
- Diyapozitif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
- Çuğullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak
- Münasebet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Gerekçe, İlişik, İlişki, Neden, Sebep, Temas, Vesile, Bağıntı, İlgi, Yakınlık, Uygunluk
- Ajite Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Sarman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük, Sarı Tüylü Kedi, Azman
- Yabancı Dil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çet El Dili
- Akarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Akarsu, Kemik Veremi, Kaplıca, Fistül, Sürekli İşleyen Çıban
- Gizlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahremiyet
- Parametre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
- Hamarat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
- Efor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Çaba, Güç
- Taksit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüt
- Bokluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pislik
- Duman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yok Etmek
- Atol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Elması, Mercanada, Mercan Adası
- Tiroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkanbezi
- Salacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneşir, Tabut
- Garez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Kin, Düşmanlık
- Andız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Çökertme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cep
- Gerekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Esas, Münasebet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü