Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Enstrüman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Araç
- Binaenaleyh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bundan Dolayı, Dolayısıyla, Buna Göre, Bunun İçin, Bundan Ötürü, Bunun Üzerine
- Kayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayın Ağacı
- Saadetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu
- Sobe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Oval, Beyzi
- Uzaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazlanmak
- Kabahat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halt Etmek
- Denetleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Kontrol, Murakabe, Teftiş
- Kıyasla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazaran
- Kalemtıraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalemyonan, Açacak
- Sahn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu
- Hastalanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta
- Değişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübadele, Takas, Varyasyon
- Namdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Enselemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak
- Kayyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasi
- Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
- Esermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Beslemek
- Türlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Çeşitli, Kabil, Muhtelif, Tür
- Payanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Destek
- Servet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenginlik, Varlık, Sermaye, Mal
- Halas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtarmak
- Endeksli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
- Kekeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme
- Evvel Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Tercih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğlemek
- Üstelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Caba, Fark, Güçlü, Kuvvetli, Sağlam
- Sallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak
- Yakarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarmak, Niyaz, Tazarru, Hahiş Etmek
- Pürüzsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Kusursuz
- El İşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşleme
- Harbi Deste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfreze
- Bala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavru, Çocuk
- Polifoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokses
- Şiniklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçmek
- Muin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Tapınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mabet
- Suples kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik
- Sıkıyönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örfi İdare
- Onat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Düzgün, Muntazam, Yarar, Salih, Ahlaklı, Uygun
- Sürgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Sürme, Tırkaz, Yuvak, Loğ
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü