Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Emir Subay ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- İhanet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Eşitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavat, Muadelet, Müsavilik, Denklik
- İşteş Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşteş
- Esas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal
- Eli Selek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, Cömert
- Dâhil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
- Hidro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su
- Emisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm
- Yükseltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terfi
- Dinleti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konser
- Kayşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayma Göçü, Heyelan
- Büyülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Bırakmak, Efsunlamak, Cadılamak, Sihirlemek, Teshir Etmek
- Birazdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Sonra
- Bağımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimüstakil, Tabi
- Vekâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
- Konmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak, Konulmak, Koyulmak, Salınmak
- Kısaltarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Baytar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veteriner
- Canlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diriltmek, Gayretlendirmek
- Popülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüfus, Varlık
- Wc kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
- Büyüklük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrilik, Kocamanlık, Çap, Devlet, Heybet, İhtişam, Oran
- İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek, Kaymak, Konaklamak, Ulaşmak, Uzamak, Varmak, Vurmak, Yıkılmak
- Bölen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maksumunaleyh
- Südremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş Olmak, Esrimek
- Yadsılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumsuz, Menfi, Salibe
- Zerre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tozan, Molekül
- Helke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kova
- Kanuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni
- Ketum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağzı Sıkı, Sırlı, Ağzı Pek
- Lezzet Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazzetmek
- Karaniyoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafatasıbilim
- Deha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öke, Dahilik, Ökelik
- Duygulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassis Olmak
- Kadit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskelet
- Yeti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Meleke, Bellek, Edebilme Gücü, Kuvve
- Söz Gelimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi
- Kere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Kez, Sefer, Yol
- Amca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emmi
- Bayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü