Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Elem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Acı, Üzüntü, Dert, Keder
- Meşhut Suç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
- Turşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Yorgun
- Ekonomik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Kazançlı, İktisadi
- Abuk Subuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Sabuk
- Balıkkulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Midye
- Tehlikeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Ciddi, Korkulu, Kötü, Netameli
- Nisaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hastalıkları
- Biyografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Hikâyesi, Öz Geçmiş, Tercümeihal, Tercüme-i Hâl, Hâl Tercümesi
- Üstüne Götürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak
- Eğmeçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Mevlut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit
- Sapık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anormal, Meczup
- Kalem Erbabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
- Susku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Zatülcenp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satlıcan
- Oturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet Etmek, Geçmek, Göçmek, Kalmak, Kökleşmek, Yaşamak, Yerleşmek
- Sivil Polis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- Hortum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burağan
- Devlet Evi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lojman
- Cilt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kap, Ten
- Paşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı, Başmak
- Alışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isınmak, İntibak
- İmha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etme, Kökünü Kesme, Ortadan Kaldırma
- Virüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mikrop
- Çekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak, Kaçınmak, Korku, Saygı, Utanmak, Ürkmek, Cesareti Olmamak, Kendine Çekmek
- Ferdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi, Özel, Bireysel, Kişisel, Tek Başına, Tekçe
- İbra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklanma
- Büyükelçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefir, Elçi, Sefiri Kebir
- Tayyarecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmanlık
- Pusarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puslu, Serap
- Yar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçurum, Yer Yarığı
- Nasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kısmet, Talih, Düşelik
- Eskimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Yaşlanmak, Yıpranmak
- İlköğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğrenim, İptidai Tahsil
- Divanelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Behre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Nasip, Pay
- Susma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Palyatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçici, Örel
- Muhayyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayali, Hayal Edilmiş, İmgelenen
- Bağdaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Homojen, Mütecanis
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü