Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Efor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Çaba, Güç
- Tetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Nazik, Uyanık, Manivela
- Yapraklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
- Daniska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, En İyi, Âlâ
- Selen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Haber, Ses
- İvinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Sürat, Çabukluk
- Cahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Nadan, Bilmez, Toy
- Gayrimahdut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Çağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
- Etimoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökenbilim
- Ayakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelci, Gezici Satıcı, Çerçi, Hizmetçi
- Gussalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Hav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pamuk
- Karamsar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser, Üzgün, Bedbin, Olumsuz, Meyus, Pesimist
- Fiyort kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körfez
- Selikalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu
- Cimrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pintilik, Eli Sıkılık
- Sarmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Helezoni
- Belleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilim Dergisi
- Üstelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek, Direnmek, Katılmak, Zorlamak, Bekinmek, Israr Etmek
- Mevcut Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak
- Berraklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlenmek, Durulaşmak, Saydamlaşmak, Netleşmek, Anlaşmak
- Hasıl Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türemek
- Tellal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırtmaç, Simsar
- Arızi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
- Sakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekin, Zinhar
- Kaplam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Şümul
- Yatıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Teskin Etmek
- Düzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Uydurmak
- Uslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, Edepli, İtaatli, Paşa, Söze Bakan, Tek, Yüzüyola, Zeki
- Garipsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
- Bırakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütareke Yapmak
- Kara Pazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaborsa
- Görelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağıntı
- Sim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gümüş, İşaret
- Temelleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek
- Tafra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenme
- Bindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Katmak
- Temdit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma, Sürdürme; Sulandırma, Seyreltme
- Teşkilatlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- Olur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza, Muvafakat, Evet, Olabilir, Tamam, Yakşı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü