Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dörtte Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeyrek
- Setir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtme, Gizleme
- Azil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atma, Çıkarma, Bırakma, Görevden Alma
- Değerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
- Kemiksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin
- Özü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendi
- Doldurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Kaplamak
- Orta Tedrisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim
- Büzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak
- Tepke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiilimünakis
- Telfin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takoz
- Vazifesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsiz
- Meşhur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek
- Asilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak
- Teşekkül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Oluşmak
- Çatlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarmak, Kıskandırmak, Sıkıntı Vermek
- Üçkâğıtçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Mezeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komik
- Söykemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Yaslamak
- Cılk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Kekre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımtırak, Ekşimsi, Buruşturucu
- Akça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Beyaz, Para, Nakit
- Yoldaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost, Eş, Yaren
- Ağıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hale, Ayla, Saya
- Sayrımsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık Hastası Olmak, Temaruz Etmek
- Öldürülen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktul
- Dâhil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri, İçinde
- Mala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macun, Sürgü
- Çilekeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazlum
- Temas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahsetmek, Değinmek, Değmek, Dokunmak
- Tul Derecesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Menfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Olumsuz, Negatif, Sürgün
- Yitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp
- Abone Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak
- Öten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazi
- Mineralojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimsel
- Paykamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Bilmek, Düşünmek, Hissetmek, Sezmek, Ukmak
- Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkyaz, İlkbahar, Yaz, Baharat
- Madrabaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı
- Ayyaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici, Alkolik
- Toslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tos Vurmak; Çarpmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü