Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Örtü, Eş, Çatı, Köy Evi, Ahır, Tutukevi, Hapishane, Kavalye
- Vehimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntusuz
- İlkelce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
- Kriminoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçbilim
- Şarkiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilim, Şarkşinaslık
- Direniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Durma, Karşı Koyma, Dayanma, Mukavemet
- Kırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Katlamak, Öldürmek, Azaltmak, Delmek, Haklamak, İncitmek, Kaçmak, Sındırmak, Uzaklaşmak, Yaralamak, Yok Etmek
- Karakter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ira, Mizaç, Seciye, Tabiat, Kişilik
- Konu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahis, Husus, İş, Laf, Mevzu, Sayfa, Sermaye
- Sorgulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindirme, İstintak
- İnfaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
- Azat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hür, Serbest, Başıboş, Özgür, Serazat
- Işıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Sahipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyeli
- Halkiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Folklor, Halk Bilimi
- Vıyıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vınlamak
- Solmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diri
- İnkişaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak
- Bilmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere, Kazara, Yanlışlıkla
- Hasetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Kayınvalide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynana
- Kırmızılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Kebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yaşlı
- Uyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Zor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
- Yadsılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumsuz, Menfi, Salibe
- Yetki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salahiyet, Hak, Mezuniyet
- İltica Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak
- Tavzih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak
- Spekülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Düzen; Kurgu, Saptırma
- Orijin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken
- Kalemyonan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalemtıraş
- Haydamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek, Kovmak
- Sultanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişahlık, Saltanat, Ergi, Mazhariyet
- Çıkkınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Şişmek
- Önel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehil, Mühlet
- Yurtlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân
- Şeamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuzluk
- Bir Küme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Cacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğramaç
- Embesil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Budala
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü