Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dyun ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Tören kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merasim, Seremoni, Resim, Şadlık, Tantana, Anma, Kutlama, Karşılama, Uğurlama, Evlenme
- Halkoylaması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Referandum
- Göstermelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Numunelik, Numune, Örnek, Mostralık
- Kompozisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşke, Yazılı Çalışma, Tahrir, Kitabet
- Vapur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
- Asbest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya Lifi, Taş Pamuğu
- Filozof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce Bilimci, Felsefeci, Feylesof, Düşünür
- Ecir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevap, Ücret
- Cehennem Azabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet
- Külünk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapa, Kazma
- Cüda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
- Naaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset, Cenaze
- Natür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğa
- Oturmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök Salmış, Yerleşik
- Tavukgötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siğil
- Potin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fotin
- İhlal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Dokunma, Zarar Verme
- Oldu Bitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki
- Yağış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
- Türkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Ezgisi
- Yabani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Tor, Yaban, Yamyam, Yabanıl, Ürkek, Sıkılgan, Görgüsüz, Kaba, Hoyrat
- Uyarlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak
- Yamaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
- Adım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişim, Hamle, Etap, Aşama
- Ayaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk Hava, Kuru Soğuk, Avlu, Açık Arsa, Işık, Aydınlık, Yıldız, Kel, Çardak, Balkon, Taraça, Tahtaboş
- Zarar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Kaybetmek
- Külhanbeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Kabadayı, Serseri, Haylaz Delikanlı, Nayta
- Eğmeçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Atıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Uyuşuk, İşsiz, Boş, Aylak, İşe Yaramaz, Etkisiz, Süreduran
- Cansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmüş, Bitkin, Güçsüz, Hareketsiz, Durgun
- Havza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Mıntıka, Tekne
- Barama Kurdu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği
- Bakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Evlatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besleme
- Çöp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız, Zibil, Zirzibil
- Gedmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delmek
- Hezel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Mizah, Şaka
- Kanun Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
- Taviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzeşt, İvaz, Karşılık, Ödün, Ödünleme
- Boşluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Kofluk, Feza, Oyuk, Ara, Göz, Kesinti
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü