Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Devlet Evi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lojman
- Kademe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Pille
- Acer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Taze
- İlgili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmiş Olan, İlgisi Bulunan, Alakalı, Alakadar, Müteallik, Bağlı, Ait, Müntesip
- Yezit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Sahtekâr
- Şapkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vestiyer
- Sıyırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kaldırmak
- İfade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş
- Metanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık
- Kursak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz
- Mevki Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzilenmek
- Yüzer Top kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamandıra
- Yere Devrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Paradoksal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişkili
- İddiasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsız, Mütevazı
- Açık Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin
- Ahzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak
- Küreken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey
- Tadil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek
- İstihkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Hak Etme
- Teessüf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımak, Kınamak
- Resesyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk
- Erbain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırk
- Sevmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
- Kafadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemfikir, Meslektaş, Kafa Dengi
- Erken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Er
- Vizör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakaç
- İcbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlama
- Çırtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiske
- Azami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maksimum, En Çok, Olanca, En Yüksek, En Büyük
- Halk Ozanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık
- Müreccah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
- Mazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, Geri, Öten, Ötmüş
- Pervaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
- Halletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözümlemek, Çözmek
- Endeksli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
- Sevinçlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferah
- Işıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak
- Ürkmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, İrkilmek, Yılmak
- Baston kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asa, Değnek, Kötek
- Ehliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü