Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Demir Kazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutup Yıldızı
- Kötücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain
- Gerçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakiki, Asıl, Başlıca, Ciddi, Doğru, Doğruluk, Hak, Hakikat, Sadık, Sahici, Tam, Temel, Vaki, Sahiden
- Samanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merek
- İhtiva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçerme, Kavrama
- Mükedder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Üzgün
- Küflenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küf Atmak
- İtikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan
- Azade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Özgür, Erkin, Başıboş, Bağımsız
- Hapishane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam
- Fok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayı Balığı
- Simültanör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilmaç
- Takip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleme, Kovalama, Kovuşturma
- Kıstas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Miyar, Ölçüt
- Öksüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anası Olmayan, Kimsesiz, Yetim
- Büyüklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibirlenmek, Gururlanmak, Böbürlenmek, Övünmek, Kabarmak, Lokalanmak, Tekebbürlenmek, Şişmek
- Yaslanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
- Asalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk, Asillik, Alicenaplık, Neciplik
- Temeddüh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
- Evren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cihan, Kâinat, Zaman, Ulu, Felek
- Ölümlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fena
- Vuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş
- Müstehase kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fosil
- Şartname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşul Belgesi
- Soyut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abstre, Mücerret
- Pülverizatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürgeç
- Paçoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe
- Saykallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilalamak
- Yılgınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
- Narkotik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşturucu
- Tabiatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, Huysuz
- Taşıyıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamal
- İğtinam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağma
- Fenalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlaşmak, Kötüleşmek
- Israr Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Ekşimek, Tutturmak, Üstelemek, Zorlamak
- Vakarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Onurlu
- Mamur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
- Şualamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işınlamak
- Düzmecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Acilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak, Hemen
- Tuzağa Düşürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü