Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Demincek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demin
- Harlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan
- Tanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- Emaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emirlik, Beylik
- Kösemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
- Estağfurullah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aman Efendim, Rica Ederim, Öyle Söylemeyin, Utandırıyorsunuz Efendim
- Hasta Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
- İmdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medet, Yardım
- Kaynaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak Kaynak, Gayzer
- Yeğlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüçhan
- Tavzih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak
- Galeyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Kaynamak
- Göz Tutsağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Hapsi
- Hâsıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Ürün, Verim, Olmuş, Ortaya Çıkmış
- Anlaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeki
- İhtiyatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet
- Önder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başçı, İmam, Lider, Öncü, Rehber, Şef, Yolbaşçı
- İtibarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli, Saygın
- Salık Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek
- Meyilli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
- Merhume kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
- Uğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
- Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Kükremek, Su, Bahir, Derya
- Ertelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geciktirmek, Tehir, Atmak, Savsaklamak, Sonraya Saklamak
- Günücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Telaffuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleniş
- Siluet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaltı, Gölge
- Elyaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lifler, Teller
- Zırhsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savutsuz, Korunaksız
- Frijider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
- Çokluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoğul, Çoğunluk, Deniz, Ekseriyet, Galebe, Kesafet, Yağmur, Çok Kez, Çoğun, Ekseriya
- Yükümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükellef, Borçlu, Memur, Mükellefiyetli
- Üçgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müselles, Üçbucak
- İthal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alım
- Evlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdivaç
- Teali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme, Yücelme
- Kliring kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
- Şövenist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irkçı
- Yedek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Redif, Yular
- Tekniker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teknikçi
- Uyuşmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, İhtilaf, Zıddiyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü