Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Daktilograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daktilo
- Devasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrice, Dev Gibi, Çok Büyük
- Çapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Tebahhur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
- Dâhilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Badi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ördek
- İçindekiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fihrist
- Tasallut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıntılık, Sataşma
- Hâlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Şimdiye Kadar, Şimdiye Dek, Henüz
- Selfie kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görçek, Özçekim, Özçekmiş
- Yayılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Büyümek, Çıkmak, Çökmek, Otlamak, Sirayet Etmek, Sıvışmak, Sızmak, Yansımak, Yaygınlaşmak
- Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
- Tevdiat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım, Mevduat
- Rölativite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı
- Arkadaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
- Boğulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Sıkılmak, Bunalmak, Gark Olmak
- Alelade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıradan, Olağan, Bayağı, Doğal, Sıra İşi
- Encümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Komisyon, Yarkurul, Komite
- Plato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla
- Yığışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Üşüşmek
- Kayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ski
- Eşraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenginler, İtibarlılar, Sözü Geçenler, İleri Gelenler
- Takibat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, İzleme
- Kavil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Söz, Sözleşme
- Leçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başörtüsü
- Kurtulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firar
- Gani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Çok, Varlıklı, Zengin
- Tanıdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanış, Yâr, Dost
- Emniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Güven, Güvenlik, İtimat, İnanma, İnanç
- Anofel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimil
- Paleograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilimci
- Çapanoğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başa Dert Olacak Durum
- Girift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Dolaşık, Karışık, Çatak, Girişik
- Keke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme, Pepe
- Doğruluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Gerçek, Hak, Namus, Sıhhat, Dürüstlük
- Süzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Arıklamak, Zayıflamak
- Lisans Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Şahadetname
- Tasar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurampa, Plan, Yazı
- Nema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüme, Gelişme, Çoğalma, Faiz, Ürem
- Bağnaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yobaz, Fanatik, Dar Kafalı, Mutaassıp
- Genelleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü