Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cumhuriyet Altını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cumhuriyet
- Lif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tel, İnce
- Razılaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fit
- Rantabl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirimli, Verimli, Kazançlı
- Kişisel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi
- Naylon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte
- Münhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Boş
- Münteşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
- Kinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kindar
- Negatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksi, Menfi, Olumsuz, Eksi yük
- Sınırlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
- Organize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- Prensip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kural, İlke
- Gülgûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pembe
- Kızılyörük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılancık
- Memul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
- Gibi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Kör Körane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- İsteyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli, Bile Bile, Kasten, Kasti, Mahsus
- Hacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıt
- Şartlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullamak
- Sorti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
- Sıyırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kaldırmak
- Vazgeçme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
- İnfilak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Bir Numara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Tek
- Helikopter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buralak, Dikuçar
- Sıfıra İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak
- Alıntılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak
- Kifayet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Yetmek
- Abstreleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleşme, Soyutlaşma
- Bed kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Tuhaf
- İbnelik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Entipüften kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Derme Çatma, Çerden Çöpten
- Dildar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
- Alayişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Direktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Talimat
- Nezd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Kat
- Fırlangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
- Vaziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
- Sazende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sazcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü