Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cengver ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Vekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
- Çardak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Talvar, Kameriye
- Merih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakıt, Mars
- Zımbalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
- Diri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Sağ, Güçlü, Zinde
- Aşırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşık, Kova
- İltisak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme
- Dövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak
- Sorunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Problemli
- Cevaben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıt Olarak, Yanıtça
- Çiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sidik
- Kesenekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mültezim
- Sığınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltica Etmek, Barınmak
- Dallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündizme, Takvim
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Uyarlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak
- Nitekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten, Nasıl Ki
- Özne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Müptedi
- Sadedil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Şekvacı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Diretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnat
- Aşina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Bildik, Tanıdık, Tanış
- Küsmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küs
- Gün Gülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelincik
- Cevaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Müsaade
- Tanınan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruf
- Klasman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Tasnif, Bölük, Bölümleme, Sınıflama
- Kese Kâğıdı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt Torba
- Katran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zift
- Çekilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Katlanmak, Üstlenmek, Vazgeçmek, Yok Olmak
- Alicengiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Düzenci, Hileci, Üçkağıtçı Kişi
- Mihenk Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denektaşı, Mihenk
- Samit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Ünsüz
- Üleştirmeler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevziat
- Mazhar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzuya Yetişmek, Ulaşmak
- Altınkökü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpeka
- Bakımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamur, Eskimemiş, Yıpranmamış, Bayındır
- İzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Mezuniyet, Müsaade, Onay, Ruhsat
- Mücrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Mantarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü