Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Böyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şöylece, Gibi, Şekilde, Bunun Gibi, Bu Biçimde, Bu Yolda, Bu Çeşit
- Küsurat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püsürler, Fazlalık
- Gerekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım Olmak, İcap Etmek
- Amade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır, Anık, Müheyya
- Hayali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşsel, Düşlemsel, Sanrısal, Muhayyel
- Sövme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
- Karıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozguncu, Mikser, Müfsit
- Dengelem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilanço
- Dombay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Şerefli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu
- Üstyapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst Dikili
- İstimal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanmak
- Geçişsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım, Tesirsiz
- Tutarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı
- İlkbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevbahar, Köklem, Bahar, Yaz, İlkyaz
- Sefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, Eğlence, Neşe, Zevk, Gönül Şenliği
- Katman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Tabaka
- Krater kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardağ Ağzı
- Vasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruman, Kayyum, Emanetçi
- Ası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiş
- Kit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macun
- Sıçandişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Uygar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Çağdaş, Medeni, Medenî
- Tatlıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hoş, İçten
- Adliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargılık
- Aklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraat
- Mühendis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvcı
- Daire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğre, Çember, Çevre, İdare, Kat, Menzil, Ofis, Değre, Evir, Bölük
- Batma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğulma, Gömülme, İnkıraz, Dağılma, Çöküş, Yok Olma, Son Bulma, Çökme
- Yakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakacak, Yanacak
- Yüreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretsiz, Korkak, Ödlek
- Sportmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sporcu
- Suples kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik
- Teberru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Bağış
- Bitkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cansızlık, Yorgunluk
- Aktiflik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
- Gözde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aziz
- Günbatımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- Pilaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal
- Giyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çul, Elbise, Giyecek, Giysi, Kıyafet
- Çilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur Çiselemek; Nemlenmek, Islanmak; (Bülbül) Şakımak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü