Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bermutat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışılagelen Biçimde, Her Zaman Olduğu Gibi
- Değer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymet, Paha, Bedel, Valör, Ayar, Eder, Haysiyet, Kadir, Ölçü, Şayan, Karşılık, Layık
- Tayfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Hizip, Oymak, Uşak, Yardakçı, Koşuntu, Maiyet
- Atraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Fıldır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk
- Yüreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretsiz, Korkak, Ödlek
- Cüret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Ataklık, Cesaret
- Ziyalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Aydınlık, Münevver
- Bez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Gudde
- Seçimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyari
- Tören kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merasim, Seremoni, Resim, Şadlık, Tantana, Anma, Kutlama, Karşılama, Uğurlama, Evlenme
- Platin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akaltın
- Sığırtmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Çobanı
- Cazip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici
- Kavşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız
- Zatî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişisel, Özel, Doğrusu, Aslında, Esasen
- Ası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiş
- Cali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Yapma, Yapmacık, İçten Gelmeyen
- Ayaksilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paspas
- Birinci Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel
- Bilişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenmek
- Çan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng
- Sadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzu
- Halik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratan, Allah
- Doğrulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, Teslim, Teyit
- Direngen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçı, Anut, Muannit
- Sığırcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirgekuşu
- Salmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Nekes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı
- Kaşık Düşmanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
- Fesat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Arabozucu, Karışıklık, Hile, Kargaşalık, Kundak, Bozut
- Tazammun Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek
- Kadastro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryazım
- Müzakere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mütalaa, Danışma
- Noksansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Eksiksiz
- Açılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Genişlemek, Bollaşmak, Delinmek, Yırtılmak
- Cırmalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Eza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
- Yüzükoyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüstü
- Safderun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Abla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Bacı, Aba, Bacı, Mama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü