Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bağnaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yobaz, Fanatik, Dar Kafalı, Mutaassıp
- Zevk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Ortaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
- Ağrılı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
- Müstakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Ayrı, Ayrık, Baştak
- Karşıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Aykırı, Karşı, Zıt, Kontrast
- Hoşgörüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı
- Güçsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âciz, Çelimsiz, Kof, Ölü, Pestil
- Virüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mikrop
- Jeodezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerölçüm
- Kalmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
- Hamle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet
- Silik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sönük, Cansız, Ruhsuz
- Muhtariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Otonomi
- Ötürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayı
- Entipüften kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Derme Çatma, Çerden Çöpten
- Arak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ter
- Vatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Sıla, Memleket
- Yadsılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumsuz, Menfi, Salibe
- Kargımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenmek, Lanet Etmek, Lanetlemek
- Dideban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Gözcü, Nöbetçi
- Simil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı, Hemşire, Kız Kardeş
- Kesir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsur
- Kamineto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspirtoluk
- Kondüktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
- Nitrik Asit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kezzap
- Pafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yivaçar, Yivleç, Leke
- Danışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Gerelti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Perde
- Sabırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayançlı, Çıdamlı
- Kalıtım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrsiyet, Soya Çekim, Veraset
- Çıkar Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Teeddüp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmak, Utanmak
- Sayrımsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık Hastası Olmak, Temaruz Etmek
- Ervah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruhlar
- Okluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadak
- Geçiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak, Savuşturmak, Atlatmak
- Yırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Bastırmak, Yok Etmek, Zorlamak, İşten Kurtulmak, Köşeyi Dönmek
- Amale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşçi
- Sıvındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temyi Etmek
- Yalçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Çıplak, Sarp, Dik, Kaygan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü