Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Basamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Evre, Kerte, Derece, Ayak, Gömlek, Hane, Kademe, Merhale, Pilleken
- Saylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Önem Vermek, Saymak, İtibar Etmek
- Kovmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Atmak, Defetmek, Gözetmek, Kovalamak, Savmak, Sepetlemek, Süpürmek
- Yılışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak, Yüze Gülmek
- Havuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Yerkökü
- Mübayenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık
- Resmiyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
- Nadide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görülmedik, Değerli, Az Bulunur
- Bilcümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu
- Gömü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Define
- İkon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapıncak
- Asi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Kaldıran, İsyancı, Azıyan, Dik Başlı, İsyankar, Hayırsız
- Dizgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Tertip, Nizam
- Eden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail
- Depresyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöküntü, Bunalım, Ruhsal Çöküntü
- Bikes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesiz
- Kademhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, Ayakyolu
- Hüdahafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah?a Ismarladık, Eyvallah
- Edebiyatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıncı, Yazınbilimci
- Hazır Para kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakit
- Sakince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usulca, Sakin
- Biçimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekilci, Şekilperest, Tutum
- Kesit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
- Yararlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstifade, Faydalanma
- Götürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabır, Tahammül
- Ümitlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umutlanmak
- Dökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
- Sanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birsam, Halüsinasyon
- Mahrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yörünge
- Münhasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdudiyetli, Mahsus, Mahsusi
- Roketatar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazuka
- Billahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vallahi
- Dövüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Şike
- Saçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Neşretmek, Savurmak, Serpmek, Dağıtmak, Döknek, Yaymak
- Uyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İntibak Ettirmek
- Doğrultmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Kazanmak
- Ferahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlamak
- Tasdik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Onay, Doğrulama, Onaylama, Onama
- Yeniyetmelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürahiklik
- Efüzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızınım
- Organ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılgan, Aza, Uzuv
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü