Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bahşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Sunmak
- Azizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muziplik, Şaka
- Hastalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
- Yazman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip, Sekreter
- Laçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harap, Düzeni Bozulmuş
- Flash Back kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geriye Dönüş
- Olumsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadsıma, Nefi, Selp
- Guard kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma
- Kılavuz Gemisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz
- İmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapım, Yapma, İşleme
- Başvuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
- Payiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
- Misil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Defa, Eş, Kat, Kez, Miktar, Örnek, Benzeş
- Muvazene Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak
- Ses Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek
- Iğrıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Yalan
- İkaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Bayraktar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancaktar, Alemdar
- Irakgörür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürbün, Teleskop
- Katık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayran, Edviyat, Huriş, Yoğurt
- Beribenzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelade, Bayağı, Sıradan
- Isınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
- İmecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmece
- Mızıka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bando; Ağız Armonikası
- Keskinleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilemek
- Altın Varak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varak
- Pelenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplan, Pars
- Rihlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Ölme
- Üvendire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönder, Mıh, Mıhça
- Dar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
- Serdetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Koymak
- Obaştanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahur
- Bozdurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Hurdalamak
- Parametrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
- Angajman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı
- Aden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cennet
- Halas Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak
- Kırık Dökük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Değersiz, Eski
- Çimme Tumanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mayo
- Affetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Hemcins kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türdeş, Soydaş, Kökteş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü