Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ağartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlatmak
- Dikey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dik, Şakuli, Vertikal, Amudi
- Levent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
- Müşkülpesent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İratçıl, Titiz
- Nostalji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmişseverlik, Gündedün, Eskiye Özlem, Eslem
- Nesnel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Objektif
- Kepez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ
- Lokal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerel, Sınırlı Bölge, Mahalli, Mevzii, Dernek Evi, Gece Kulübü
- Tevessül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeltenme, Yönelme, Başvurma, Girişme
- Faziletsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erdemsiz
- Aracısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Doğrudan
- Kak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pestil
- Zulüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç
- Safahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evreler, Safhalar
- Stadyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Spor Alanı
- İnce Yapılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narin, Nazik, Zayıf
- Zamanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplamak, Nazara Almak
- Gayrikanuni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
- Aht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant
- Mavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökçe
- Ayırt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak
- Bazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birtakım, Kimi, Arada Bir, Ara Sıra, Kimi Zaman, Ayrım, Bazen
- Ata Ana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
- Sınaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
- Artçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümdar
- Ayrıcalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyazlı
- Ultramodern kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağüstü
- Onay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, İcazet, İzin, Doğrulama, Gerçekleme, Uygun, Yerinde, Muvafık, Münasip
- Çobanyastığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Papatya
- Hoşgörülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Müsamahakâr
- İde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce
- Dikinti Meydanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şantiye
- Dahilî İşler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç İşleri
- Tüze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
- Barikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel
- Stilist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçemci
- Yılgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- Sağgörü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basiret
- Kap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Kapak, Örtü, Yüz
- Gümrahlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
- Kontrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlaşma, Mukavele, Sözleşme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü