Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Açık İclas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık Oturum, Panel
- Devinim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Aksiyon
- Sorgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstintak
- Doğallıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabii
- Utku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zafer, Yengi
- Kabotaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denizcilik
- Elverişsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namüsait
- Yeğlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islah Etmek; Tercih Etmek
- Tefriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşenme
- Katarsis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınma
- Törpü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğe
- Mahkûm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümlü, Mecbur, Cezalı
- Kesintisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Tam
- Mesai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışma, Emek, İş
- Bulutlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararmak
- Bayındır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamur, Bakımlı, İmar Edilmiş, Abat
- Ülkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vizyon, Dava, İdeal, Mefkûre, Şiar, Düşünce, Emel, Dilek
- İfşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
- İğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğirmen, Kirmen
- Burmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek
- Editör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yayımcı, Naşir
- Önder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başçı, İmam, Lider, Öncü, Rehber, Şef, Yolbaşçı
- Kankurutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaniotu
- Bereketlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Duş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Dökünme
- Muhasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayman
- Kavasya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıağaç
- Büyüyememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek
- Name kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Betik
- Cihet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yan, Yön
- Haşiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma
- İlişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ait, Bağlılık, Ek, İlgi, İlişki, Münasebet, Merbut, Eklenmiş, Bağlanmış
- Göveri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Eser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İm, İşaret, İz, Kitap, Ürün, Yapıt, Yayın, Belgi, Belirti
- Alınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncinmek, Gücenmek, Darılmak, İçerlemek, Kırılmak
- Lokma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek, Sokum
- Tembellik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pineklemek, Üşenmek, Yüksünmek
- İlerleyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyir, Tempo
- Temizleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
- Behre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Nasip, Pay
- Yolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek, Harcırah
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü