Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Araştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
- Akın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Atak, Dere
- Tebdilihava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hava Değişimi
- Şehircilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentçilik
- Bazen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimi Zaman, Arada Bir, Ara Sıra, Bazı, Kâh, Kimi
- Bitek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit
- Altüst Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkmak
- Çıngırdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngırak
- Tökezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tökezlemek
- Özlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Tahassür; Meyil
- Bek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı, Sağlam, Sert
- Kohumbazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltimas
- Püre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezme
- Kâğıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusula, Tezkere
- Sinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak
- Doğruluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Gerçek, Hak, Namus, Sıhhat, Dürüstlük
- Kafası Küflü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerici
- İtfaiye Aracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfaiye
- Zırt Zırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırt Pırt
- Bayağılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adilik, Alçaklık
- Aristokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylular, Ayrıcalıklılar
- Çirkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş
- Vatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Sıla, Memleket
- Sufle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı
- Selim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürüst, Doğru, Kusursuz
- Kontak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı, İlgi, Temas, Dokunma, Dengesiz
- Boynu Bükük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Ata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cet, Baba, Dede, Büyükbaba, Ata Baba, Ecdat, Peder
- Duyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı His, Hasse
- Gönder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak Ağacı, Üvendire
- Serüvenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maceraperest
- Hulliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takı
- Kamu Oyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Rey
- Körpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taze, Genç, Güzel, Hoş
- Munis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Uygun, Uysal, Alışılan, Cana Yakın, Adamcıl
- Yahşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Güzel
- Bezzaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezci, Manifaturacı
- Sakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşen, Düşük; Merih, Mars
- Seçkinleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- Bez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Gudde
- Yabanıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü