Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Amal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemler
- Dâhili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç
- Esen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıhhatli, Sağlam, Güçlü, İyi, Selamet, Sağlıklı, Salim
- Gafil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymaz, Dikkatsiz, İhtiyatsız, Dalgın
- Dileyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica
- Santralci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Santral
- Absorbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğurmak, Emmek
- Radyoaktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın Etkin
- Teşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturma, Oluşum
- Yakışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk, Yaraşma
- Teferruat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
- Çapraşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girift, Karışık, Muğlak
- Okşayıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yumuşak
- Antipati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmezlik, Soğukluk, İticilik, Sevimsizlik
- Mukabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı, Rağmen, Karşılık
- Bahusus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hele, En Çoğu, Özellikle
- Modernizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilikçilik
- Vatandaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurttaş, Tebaa, Uyruk
- Cihet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yan, Yön
- Benefşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe
- Döndürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Bükmek, Vermek, Yönetmek
- Sorgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstintak
- Partisip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- Yönseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayül
- İbare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözce
- Pertav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılma, Sıçrama, Hız
- Huzurevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinçevi, Kocalar Evi
- Tanen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazı Tozu
- Biricik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Yegâne
- Frigorifik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutmalı, Soğutucu
- İçtihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş
- Harmoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Düzen, Uyum
- Palazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrileşmek, Büyümek, Gelişmek, Varlanmak
- Bacaksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa, Bodur
- Başvekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Mütalaa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
- Ayaksilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paspas
- Alacakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saksağan
- Bastırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Yıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Tahrip Etmek, Yük İndirmek, Suçlamak
- Kırağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jale
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü