Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Alım Çalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
- Refika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevce, Eş, Karı
- Gündüz Feneri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Sümbül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başak
- Heykeltıraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontucu, Yontman, Heykelci
- Muayyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirli, Belli, Kararlaştırılmış
- Jüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telis
- Düdük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaval
- Beraber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Bir arada, Denk, Eşit
- Öğürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böğürmek
- Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak
- Agu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
- Patadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Neden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Münasebet, Ne, Ne İçin, Niçin, Niye, Sebep
- Modernizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenileme, Çağcıllama
- Racon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka, Gösteriş, Usul, Yol, Yöntem
- Gösteri Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Etmek, İfa Etmek
- Karikatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Ensiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar
- Kayırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himmet, İltimas, Koltuk
- Mahvetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
- Vüsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genişlik, Uzam
- Yalavaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peygamber
- Ara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık, Aralık, Fasıla, Mesafe, Ortam, Boşluk
- Spontane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlık, Kendiliğinden
- Uğurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçirmek, Esenlik Dilemek, Teşyi Etmek
- Harek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- Mahsusen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Bekletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Enfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burun Otu
- Ayakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelci, Gezici Satıcı, Çerçi, Hizmetçi
- Münhezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Bizar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- Ayrıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Detay, Teferruat, Tafsilat, İlim, İncelik
- Sebze Nevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırasa
- Düz Yazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnşa, Mensur, Nesir
- Statüko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süregelen Durum
- Issız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenha, Yaban, Sahipsiz
- Antitez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Sav
- Muvafakat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- İhtiram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü