Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Afi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Çalım, Caka, Fiyaka
- Yinelenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
- Meşale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşal
- Muharebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş, Cenk, Harp, Çatışma, Vuruşma
- Berkitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye
- Terennüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Ötme, Şakıma
- Tafra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenme
- Sürüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaymak
- Elan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Hâlâ, Henüz, Şimdi, Şimdiki Durumda, Şu Anda, Daha
- Bakmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek
- Zerger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyumcu
- Kayra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, Atıfet, İnayet
- Kamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargı, Saz
- Çığlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feryat, Figan, Acı, Bağırtı, Çığırtı, Vaveyla
- Nazaran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Suçlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç Yüklemek, İtham Etmek
- Tanıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahitlik
- Buat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutu
- İhtiyar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak
- Takke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arakçın
- Şarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolum, Yükleme
- Müşterek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortak, Ortaklaşa, Bir, Birlikte, Beraber
- Günücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Dinleme Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
- Felç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla, İfliç, Nüzul, Sekte, İnme
- Yad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özge, Yabancı
- İspirtocu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Sanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
- Duyarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hassas
- Tanıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat, Beyyine, Delil
- Germek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Uzatmak
- Ferahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
- Atılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Fırlamak, Hücum Etmek, Saldırmak
- Sahih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam, Doğru, Gerçek
- Biz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tığ
- İncir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemiş
- Kuzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimal, Yıldız
- Kentli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Asabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli
- İzah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
- Ağlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü