Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- Mantar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalan
- Cemaziyelevvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
- Daha Yakşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
- Astronot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzay Adamı
- İtibar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyet, Kadir, Kredi, Onur, Ölçü, Rağbet, Saygınlık, Prestij
- Yansıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akis
- Munis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Uygun, Uysal, Alışılan, Cana Yakın, Adamcıl
- İçeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül, Hapishane, Yürek
- Bulunmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksilmek
- Okuryazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş, Bilgili, Aydın, Alim
- Para Cüzdanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarık
- Amcazade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amcaoğlu
- Sahtekârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolsuzluk
- Ezel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncesizlik, Başlangıcı Olmayan
- Kıstak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil
- Mabeyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara
- İştiha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştah
- Bağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğümlemek, Söz Almak, Takmak, Cezbetmek, Tamamlamak, Tutmak, Tutturmak, Yok Etmek
- Ayyaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici, Alkolik
- Yöneten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- Kargaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anarşi, Fitne, Şuriş, Kalabalık, Mahşer
- Edepsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
- Değişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Değiştirmek, Dönmek, Mübadele Etmek, Yürümek, Tahavvül Etmek, Tebeddül Etmek
- Hayal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Görüntü, Rüya, Serap, İmge
- Tasarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Proje, Düşünce, Layiha, Öneri
- Çadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ
- Susmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkısükut, Sus Payı
- Meşime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etene, Son
- Başgöz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirrnek, Birleştirmek
- Yine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Gene, Yeniden
- Büyükelçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefir, Elçi, Sefiri Kebir
- Cıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs
- Büyülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülenmiş, Efsunlanmış, Sihirli
- Kuyu Anası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü, Umacı
- Ululamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak, Ulu Tutmak, Ulu Tanımak
- Şahsiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksiz
- Skor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Sonuç, Sayı
- Kombinezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Düzenleme, Tertip, Kolsuz Entari
- Uyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet, Tebaa, Vatandaş
- Anjin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farenjit
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü